Zatürre Hastalığı ve Tedavisi
Genel Sağlık 31.03.2025 12:19
8134 kez okundu

Zatürre Nedir?

Halk arasında “zatürre” olarak bilinen pnömokok enfeksiyonları, özellikle risk grubu hastalarda ölümle sonuçlanabilecek ciddi bir akciğer hastalığıdır.

Streptokokus pnömoni bakterisinin neden olduğu pnömoni (pnömokok pnömonisi), küçük çocuklarda, ileri yaştakilerde ve halihazırda kronik bir hastalığı bulunan kişilerde daha ağır seyreder ve ölümle sonuçlanabilir.

39 dereceyi geçen ateş öksürük çoğu zaman pas renginde olan koyu kıvamlı balgam hastalığın başlıca belirtileridir.

Hastalık bazen genç erişkinlerde şiddetli bir titremenin ardından ateş yükselmesiyle birlikte aniden başlayabilir.

Buna karşılık yaşlılarda son derece sinsi bir şekilde başlayabilir ve zatürre izlenimi vermeyebilir. Çok yaşlı hastalarda öksürük pek az olabilir, hiç balgam çıkmayabilir ve ateş de yükselmeyebilir. Ancak hasta yorgun görünür ya da bilinci bulanıklaşır. Vücut ısısı düşer ve şok tablosu ortaya çıkabilir.

Zatürre olan hastalar tipik olarak grimsi renktedir, kaygılı görünürler ve ateş genellikle 39 derecenin üzerindedir.

Zatürreye neden olan bakteriler, aynı zamanda kan ile tüm vücuda yayılarak bakteriyemi adı verilen tablo ve beyin zarında da menenjit gibi ciddi enfeksiyonlara neden olabilirler.

Bu bakteriler zatürreye neden olduklarında, her 20 vakadan biri ölümle sonuçlanmaktadır.

Aynı şekilde her 10 bakteriyemi vakasından 3′ü ölümle sonuçlanmaktadır.

Nasıl Bulaşır?, Ne sıklıkta görülür?
Zatürre nasıl bulaşır ?
Zatürreye neden olan Streptokokus pnömoni (pnömokoklar), üst solunum yollarında koloniler (bakteri grupları) oluşturan ve normal florayla (zararsız bakteriler) birlikte bulunan bir bakteridir.
Pnömokoklar kişiden kişiye, bir iki metrelik mesafelerden yakın temas sonucu bulaşırlar. Bakteriler, tek başına ya da solunum damlacıklarıyla birlikte solunum yolundan vücuda girerler ve nazofarinkste (burun ve ağız boşluklarının birleştiği yer) bakteri kolonileri oluştururlar.

Bakteri genellikle aile içinde, özellikle küçük çocuklar ve okul çoçukları arasında yayılma eğilimindedir. Hastalığın yayılması çoğu zaman viral üst solunum yolları enfeksiyonları ile birlikte olur.

Pnömokok enfeksiyonu grip kadar bulaşıcı olmamakla birlikte insanların kalabalık şekilde bir arada yaşadığı yerlerde, askeri kamplarda, tutukevlerinde ve yatılı okullarda zatürre salgınları görülebilir.

Ne sıklıkta görülür ?
Dünya sağlık Örgütü’nün verilerine göre dünyada her yıl her 1000 kişden 10-15’i zatürreye yakalanmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri’nde her yıl Pnömokoklara bağlı zatürreden 100 000 - 175 000 kişi, bakteriyemiden 50 000 kişi ve menenjitten 3000 kişi hastaneye yatmaktadır. Yaklaşık 20 000 ila 40 000 kişinin de hayatını kaybettiği bildirilmektedir.

Türkiye’de her yıl Sağlık Bakanlığı istatistiklerine göre yaklaşık 90 000 zatürre vakası görülmekte ve 2500 civarında kişi hayatını kaybetmektedir. Ancak uzmanlar Türkiye için gerçek rakamın çok daha yüksek olduğunu ifade etmekte ve yaklaşık 500 000 kişinin her yıl zatürreye yakalandığını belirtmektedirler.
Zatürre’den Korunmak Neden Önemlidir?

Zatürreden korunmak neden önemli?

Zatürre (pnömoni), en gelişmiş ülkelerde bile, tanı ve tedavi yöntemlerinin, hastane ve yoğun bakım olanaklarının çok artmasına rağmen sık görülen ve ölümlere neden olan dünyanın bilinen en eski hastalıklarından biridir.

Türkiye’ de her yıl ortalama 500 bin kişinin bu hastalığa yakalandığı tahmin edililmektedir. Özellikle;küçük çocuklar, yaşlılar, kalp, şeker, böbrek ve bronşit hastalarında ölümlere yol açabilmektedir.

Sağlık Bakanlığı’nın istatiklerine göre, ülkemizde 5 yaş altındaki çocuklarda en çok görülen ölüm nedeni %22 ile zatürredir.

Tüm zatürre vakalarının yarısından pnömokok bakterisi sorumludur. Ayrıca, pnömokokların giderek penisilin ve başka birçok antibiotiğe karşı direnç kazanmakta oldukları saptanmıştır. Üstelik de, tıptaki tüm gelişmelere rağmen en gelişmiş ülkelerde bile kana mikrop karışan zatürrelerde ölüm oranı çok yüksektir.

Bu nedenlerden dolayı zatürre hastalığından korunmak önemlidir.

Pnömokokların yol açtıkları zatürre vakalarını önleyici bir aşı, bir çok kişinin yaşamını kurtaracak bir yöntemdir.

Zatürre aşısı, pnömokok bakterilerine karşı antikorların yapımını sağlayarak organizmayı bunlara karşı kuvvetli hale getirir. Pnömokokların 80′den fazla türü vardır. Aşı içinde bunların en çok hastalık yapabilme özelliği olan 23 tanesi bulunur. Bunlar da zatürreye neden olan pnömokokların % 90′nı oluşturur.

Tek bir doz aşı ile yıllar süren bir bağışıklık elde edilmektedir. Bazı durumlarda aşının 5 yıl sonra tekrarlanması gerekir.

Dünya Sağlık Örgütü, ölümcül sonuç doğurabilecek bu hastalık için özellikle risk gruplarının, özetle kalp, akciğer, böbrek hastaları, diyabet gibi kronik hastalıkları olan kişilerle, 65 yaşını aşmış insanlar, huzurevi gibi toplu yerlerde yaşayanların aşılanarak zatürre’den korunması gerektiğini vurgulamaktadır.

Kimler Zatürre Aşısı Olmalıdır?

Pnömokok aşısı yapılması gereken risk grupları

- Kronik hastalıkların varlığı nedeniyle zatürre hastalığı gelişme riski artmış hastalar

Kardiyovasküler hastalıklar
Akciğer hastalıkları
Diyabet
Alkolizm
Karaciğer sirozu
Beyin-omurilik sıvısı kaçağı

Bağışıklık sorunu olanlar

Dalağı fonksiyon görmeyen veya alınmış hastalar (asplenik hastalar)
Hodgkin hastaları
Lenfomalı hastalar
Multipl miyeloma vakaları
Kronik böbrek yetmezliği olanlar
Nefrotik sendrom vakaları

Bağışıklık sisteminin baskı altına girdiği hastalığı olanlar (örn: organ nakledilenler, kemoterapi ve radyoterapi görenler)

- Semptomatik veya asemptomatik HIV enfeksiyonu olanlar (AIDS’li hastalar)

- Zatürre hastalığı veya komplikasyonlarının görülme riskinin yüksek olduğu bilinen özel çevrelerde veya kalabalık yerlerde yaşayanlar (örn: huzurevleri gibi)

- 65 yaşın üzerindeki herkes*

Pnömokok Aşısı (Zatürre Aşısı) çeşitli zamanlarda yapılabilir:

Hastaneden taburcu edilirken aşılama, pnömoni nedeniyle tekrardan hastane tedavisine ihtiyaç duyulmasını azaltan bir önlemdir.

65 yaş ve üstündekiler doktor kontrolleri ve herhangi bir nedenle doktora başvurdukları zaman aşılanabilirler.

Risk gruplarına girenler; grip aşısıyla birlikte hastaneden taburcu edilirken huzurevlerinde veya kronik tedavi gördükleri ortamlarda aşılanabilirler.

Splenektomili (dalağı alınmış) veya kemoterapi uygulanacak hastalar::

Ameliyattan 2 hafta önce
Organ naklinden 2 hafta önce
Bağışıklık sistemini baskı altına alacak tedaviden 2 hafta önce aşılanabilirler.

HIV ile enfekte olanlar (AIDS’li hastalar)

HIV ile enfekte insanlar seropozitif oldukları saptanır saptanmaz en kısa zamanda pnömokok aşısı yaptırmalıdır.

- Pnömokok aşısı 2 yaşından küçük çocuklarda önerilmez

* ABD’deki ACIP (Immunization Advisory Committee - Bağışıklama Danışma Komitesi) 1989 yılında pnömokok polisakkarid aşısının kullanımı konusundaki önerilerini güncelleştirerek yaşlı ( > 65 yaş) insanların rutin olarak aşılanmasını önermiş ve diğer yüksek risk gruplarını yeniden belirlemiştir

Benzer Yazılar
Kulak Çınlaması: Tinitus
Genel Sağlık 3087
Estetikle Gelen Tehlike!
Genel Sağlık 3462
Kanser Belirtileri
Genel Sağlık 4188
Yorumlar (0)
Bu yazıya henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!
Yorum Yap
E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.